Fotoğraf altı yazısı : Rania Amdouni, 26, Tunus Demokratik Kadınlar Derneği ofisinde, 27 Ekim 2020, 2020 Hamza Nasri
İnsan Hakları İzleme Örgütü 9 Mart 2021 13:46 (Avrupa saati) tarihli haberini sizlerle paylaşıyoruz:
(Beyrut) İnsan Hakları İzleme Örgütü bugün yaptığı açıklamada, bir Tunus mahkemesinin tanınmış bir LGBT hakları aktivistine “yaptığı taciz şikayetinin polisler tarafından işleme alınmasının reddedilmesinden sonra polis merkezi önünde bağırması” gerekçesiyle 4 Mart 2021’de altı ay hapis ve para cezası verilmesine hükmettiğini belirtti. 26 yaşındaki aktivist Rania Amdouni, Tunus’un batısında bulunan Manouba isimli bir kadın hapishanesinde ve avukatı, Amdouni’nin cinsiyet ifadesinden dolayı hapishane görevlileri tarafından taciz edildiğini söyledi.
Avukat Hamada Hanchiri, Amdouni’nin Tunus şehir merkezindeki 7. karakolu perişan bir şekilde terk ettikten sonra 27 Şubat günü saat 20:00’da polis tarafından gözaltına alındığını söyledi. Hanchiri, karakoldaki polislerin, Amdouni’nin polis memurları tarafından sokakta ve internet üzerinden defalarca tacize maruz bırakılmasına ilişkin şikayetini işleme almadıklarını söyledi. Daha sonra karakoldaki polis memurlarının varsayılan cinsel yönelimi ve cinsiyet kimliği nedeniyle onu taciz etmeye devam ettiğini belirtti. Hanchiri, Amdouni’nin istasyonun dışındaki sokakta bağırmaya başladığını ve Tunus polis sistemine küfrettiğini bildirdi.
İnsan Hakları İzleme Örgütü’nün lezbiyen, gey, biseksüel ve trans (LGBT) hakları araştırmacısı Rasha Younes, “Amdouni’nin şikayetine polisin tepkisi onu koruma altına alınmaktan alıkoyuyor ve halkın kolluk kuvvetlerine ve Tunus adalet sistemine olan güvenini zayıflatıyor. Tunuslu yetkililer, Amdouni’yi tutuklayıp cezalandırarak, ayrımcılık mağdurlarına gidecek hiçbir yerleri olmadığına ve yapacakları herhangi bir itirazın kendilerini hapishaneye götürebileceğine dair korkunç bir mesaj gönderiyorlar. ” dedi.
Hanchiri, 1 Mart’ta Tunus İlk Derece Mahkemesi savcısının Amdouni’nin karakol önündeki davranışına dayanarak “görev başındaki bir kamu görevlisine hakaret etmek” ve Ceza Kanunu madde 125 “utanç ve huzursuzluğa neden olmak” ve “bariz sarhoşluk” hükümleri uyarınca bir yıla kadar hapis cezasına çarptırılması için mütalaa verdiğini söyledi. 4 Mart’ta Tunus’un güneybatısındaki Montfleury’deki Kanton Mahkemesi, Amdouni’yi tüm suçlamalardan suçlu buldu ve onu altı ay hapis ve 18 Tunus dinarı (6,50 dolar) para cezasına çarptırdı. Avukat 5 Mart’ta karara karşı itiraz yoluna başvurdu.
Tunus merkezli bir LGBT hakları grubu olan Damj Derneği adına Amdouni’nin savunmasını üstlenen Hanchiri, Amdouni’nin karakolda ya da sokakta bir polis memurunu hedef aldığına veya sarhoş olduğuna dair dava dosyasında hiçbir kanıt bulunmadığını belirtti. Hanchiri dava dosyasında, Amdouni’nin “huzur bozucu davranışlarda bulunmasının” ve polis merkezinin dışında bağırarak ve küfür ederek “polis onurunu zedelemesinin” hükme gerekçe olarak gösterildiğini söyledi.
Amdouni, 27 Şubat’ta Tunus şehir merkezindeki bir lokantadan ayrılırken sokakta bir polis memuru onu sözlü olarak taciz etmeye ve cinsiyet ifadesine dayanarak onunla alay etmeye başladı, bunun üzerine Amdouni en yakın polis karakoluna şikayette bulunmaya gitti. Hanchiri, “Amdouni, aylardır sokakta ve internette polis tarafından sürekli tacize maruz bırakılıyor ve bu durum onun akıl sağlığı ile ilgili ağır sonuçlara ve ruhen yıkılmasına neden oldu” diye belirtti.
Amdouni’ye 27 Şubat’ta 7. polis karakoluna kadar eşlik eden avukat Mohammed Amin Hdeiji, İnsan Hakları İzleme Örgütü’ne karakoldaki polis memurlarının Amdouni’nin görünüşüyle alay ettiğini ve varsayılan cinsel yönelimi nedeniyle onu taciz ettiğini söyledi. Hdeiji, “Sekiz polis memuru onu çevreledi ve defalarca ona hakaret etti ve biri ona ‘Eşcinselsin, bize karşı kazanamayacaksın ve polis memurlarını karalamana izin vermeyeceğiz’ dedi.” şeklinde belirtti.
Hanchiri, Amdouni ile konuştuğunu; gözaltına alındığı Manouba kadın hapishanesinde kadın hapishane gardiyanlarının uyurken Amdouni’nin hücresine defalarca girdiğini, cinsel yönelimi ve cinsiyet kimliğiyle ilgili aşağılayıcı dil kullanarak ona hakaret ettiğini ve polis hakkında şikayette bulunmaya çalıştığı için onu tehdit ettiğini söyledi.
İnsan Hakları İzleme Örgütü, Tunus güvenlik güçlerinin protestolarda aktivistlere yönelik gerçekleştirdiği ihlalleri; keyfi tutuklamalarla LGBT aktivistlerini hedef alma, fiziksel saldırı, onlara tecavüz etme ve onları öldürme tehditleri ve hukuki danışmana erişimlerini reddetme dahil olmak üzere belgeledi. Amdouni’nin davası, polisin cinsiyet kimliği ve LGBT hakları aktivizmi nedeniyle protestolarda onu özellikle seçmesi nedeniyle İnsan Hakları İzleme Örgütü’nün belgelenen ihlalleri arasında yer aldı.
Tutuklanmasından önce Şubat ayında yapılan bir röportajda Amdouni İnsan Hakları İzleme Örgütü’ne Ocak ayından bu yana internet üzerinden tacize, zorbalığa, ölüm ve tecavüzü de içermek suretiyle şiddet tehditlerine maruz bırakıldığını söyledi. İnsan Hakları İzleme Örgütü, Amdouni’yi cinsiyet kimliği ve varsayılan cinsel yönelimi nedeniyle taciz eden, kendilerini polis memuru olarak tanımlayan kişilerce yapılanlar da dahil olmak üzere Facebook gönderilerinin çoğunu inceledi. Seif Eddine Makhlouf isimli bir milletvekili de kişisel Facebook sayfasındaki cinsiyet ifadesine dayanarak Amdouni’yle alay etti. Bu olaydan sonra Amdouni sosyal medya hesaplarını sildi.
11 Ocak’ta polis Amdouni’yi yaşadığı yerin yakınlarında aradı ve komşulara Amdouni’nin orada olup olmadığını sordu, bu da Amdouni’yi mahallesini terk edip saklanmak zorunda bıraktı. Amdouni “Dairemde bile kendimi güvende hissetmiyorum. Polis mahallemde beni aramaya geldi. Hayatım tehdit altında ve akıl sağlığım kötüye gidiyor. İnsanlar sokakta bana bakıyor ve internette beni taciz ediyor. ” dedi.
Mahremiyet hakkı ve ayrımcılığa uğramama hakkı, Tunus’un 2014 Anayasasında sırasıyla 24. madde ve 21. madde kapsamında korunuyor. Buna rağmen İnsan Hakları İzleme Örgütü’nün söylediğine göre hesap verilebilirliğin olmaması ve güvenilir şikayet sistemlerinin bulunmaması, cinsel yönelim ve cinsiyet kimliğine dayalı ayrımcılığı engelleyen yasaların iç hukukta bulunmaması, LGBT kişilerin adalete erişimini sınırlayarak polislerin cezasız kalarak suistimal edebileceği bir ortam yaratıyor.
Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Komitesi, Tunus’un onayladığı Uluslararası Medeni ve Siyasi Haklar Sözleşmesi’nin 19. maddesine ilişkin yorumu, “İfadenin bir kamu görevlisine hakaret şeklinde gerçekleştirilmiş olması ceza verilmesini haklı çıkarmak için yeterli değildir[…]. Dahası bütün kamu görevlileri […] meşru olarak eleştiriye ve politik muhalefete konu olabilir.” şeklindedir.
İnsan Hakları İzleme Örgütü, Tunus parlamentosunun, yetkililer tarafından ifade özgürlüğünü sınırlandırmak için yorumlanabileceği çeşitli yollar içermesi nedeniyle, Ceza Kanunu’nun 125. maddesinde reform yapması gerektiğini söyledi.
Cinsel yönelim ve cinsiyet kimliğiyle ilgili uluslararası insan hakları hukukunun uygulanmasına ilişkin Yogyakarta İlkeleri, devletlere “[…]Mağdurun cinsel yönelimi veya cinsiyet kimliğiyle ilgili nedenlerden kaynaklanan işkence, zalimane, insanlık dışı ve aşağılayıcı muamele veya ceza görmesine ve böylesi eylemlerin kışkırtılmasına engel olacak ve bunlara karşı kişileri koruyacak gerekli tüm yasal, idari ve diğer önlemleri alma” yükümlülüğü getirmiştir.
İnsan Hakları İzleme Örgütü, Tunus makamlarının Amdouni’ninki de dahil olmak üzere şikayetlerin gizli ve hızlı bir şekilde ele alınmasını, net bir prosedür izlenmesini ve insanların misilleme korkusu olmadan şikayette bulunabilmesini sağlamaları gerektiğini söyledi. Ayrıca yetkililer, ayrımcılık mağdurlarının cinsel yönelimleri veya cinsiyet kimlikleri nedeniyle yardım almasının engellenmemesini, tutuklanmamasını veya taciz edilmemesini sağlamalıdır, dedi.
Younes, “Tunus hükümeti bireysel özgürlükleri korumaya kararlı olduğunu iddia ediyor, ancak haklarının ihlal edildiğini bildiren bireylerin yargılanması, bu retoriğin gerçeklikle uyuşmadığını gösteriyor. Tunus makamları, Amdouni’ye karşı polis tacizi iddialarını araştırmalı ve ona eziyet etmek için yargı sistemini kullanmayı bırakmalıdır.” şeklinde belirtti.
(Çeviri: İpek Baydilli)
Bir cevap yazın